İRLANDA`DA DEMI PAIR PROGRAMI

İrlanda’da çocuk bakıcılığı yaparak önemli ekonomik fırsatlardan yararlanmak mümkün. 1900 yılından kurulmuş olan Berlitz Dublin dil okulunda 25 haftalık bir programa kayıt yaptırmanız ve Demi Pair programını seçmeniz halinde konaklamanızı ve üç öğün yemeğinizi ücretsiz hale getirebilirsiniz. Ekonomik faydalarının yanında İrlandalı bir ailenin yanında kalmak ve onlarla sürekli iletişim halinde olmak dil gelişiminizi olumlu bir şekilde etkileyecektir.

Dünyanın pek çok yerinde bebek bakıcılığı ücretsiz konaklama bulmanın ve ekonomik fayda sağlamanın en önemli yollarından biridir. İrlanda’da da dil eğitimi alırken bu programdan faydalanabilirsiniz. Sabahları İngilizce eğitimi alırken, öğleden sonraları veya akşamları çocuk bakarak ve evin basit işlerine yardım ederek konaklamanızı ve günlük üç öğün yemeğinizi ücretsiz hale getirebilirsiniz. Haftada toplam maksimum 20 saat yapılması gereken yardımcılık/bakıcılık çerçevesinde iki gece de çocukla birlikte kalınması gerekmektedir. Bu programla birlikte ayda ortalama 1000 Euro civarında bir masraftan kurtulmuş olacaksınız.

Programa katılma şartları:

19 yaş ve üstünde olmak
Intermediate İngilizce seviyesine sahip olmak (B1)
Minimum 25 haftalık bir kursa yazılmış olmak

Daha detaylı bilgi almak ve Demi Pair programına katılmak için   0212 556 81 88 ya da [email protected]

İRLANDA`DA DA STUDY&WORK PROGRAMI HAKKINDA

İrlanda’da Study&Work Programı

Türkiye’den her yıl yaklaşık elli bin öğrenci yurtdışında dil eğitimi almak için birçok farklı tercihte bulunmaktadır. Son yıllarda döviz karşısında değer kaybeden Türk Lirası ve diğer ekonomik sebeplerin de etkisiyle öğrenciler gitmeyi planladıkları ülkelerde “çalışma izni” olmasını önemsemektedir.

Dil eğitimi için yurtdışında bulunan öğrencilere çalışma izni hakkı veren ülkeler arasında, 2018 Ağustos ayı itibariyle, sadece Avusturalya, İrlanda ve Malta bulunmaktadır. Türkiye’nin, Avusturalya vize sistemindeki ülke kategorilendirmesinde en düşük seviyede yer alması vize alma oranını olumsuz olarak etkilemektedir. Yurtdışında dil eğitimi almayı planlayan pek çok kişinin de odaklandığı ilk nokta ise en rahat vize alabileceği ülkeler olmaktadır.

Malta, Avrupa Schengen bölgesi içerisindedir ve vize almanın diğer ülkelere oranla daha kolay olduğu ülkelerden biridir. Fakat çalışma iznini 12 hafta ve üzeri gelen öğrencilerine sağlamaktadır ve ilk 12 haftadan sonraki dönemde çalışma izni vermektedir. Tabi küçük bir ülke olması sebebiyle de saatlik çalışma ücretleri birçok Avrupa ülkesine göre oldukça düşüktür.

İrlanda ise 25 hafta ve üzeri eğitim alacak öğrencileri için kurs başlangıcından itibaren çalışma hakkı tanımaktadır. Bunun için ilk yapmanız gereken İrlanda vizesine başvurmaktadır. Genellikle 11 iş gününde sonuçlanıyor olsa da bazı dönemlerde başvurunun sonuçlanması 15-21 iş gününe dek uzayabilmektedir. Vizenizi aldıktan sonra ikinci işiniz İrlanda’ya varır varmaz GNIB ofislerinden başvuru yaparak oturum kartını almak olacaktır. Kartınızı aldıktan sonra artık ihtiyacınız olan tek şey iş bulmak.

İrlanda vizesinden de kısaca bahsedecek olursak;

En önemli evrak uzun dönem öğrencileri için talep edilen 7000 Euro’luk banka hesap dökümüdür. Bir diğer önemli nokta ise eğitim için geçerli bir sebebe sahip olmanızdır. Görselde yer alan yaş aralıkları yoğunluğuna dikkat ettiğinizde genellikle orta öğretim yaşından 30 yaşa kadar yoğunluk görülmektedir.

Peki ama İrlandalı işverenler kimlere, nasıl iş verir? Öncelikle gittiğiniz ülkenin anadili İngilizce ve sizin de anadili gibi olmasa da sipariş alırken karşınızdaki müşteri ile anlaşabilecek ve onu çalıştığınız iş yerinde gerekli birime aktarabilecek kadar İngilizceniz olmalıdır. Bu da ortalama olarak B1 ve üzerinde bir İngilizce bilgisine sahip olmanız gerektiriyor demektir.

İrlanda’da dil eğitimi için seçebileceğiniz nerdeyse 50 den fazla okul bulunmaktadır, ama!

Hangi okulu seçmelisiniz, hangi programına katılmalısınız, hangi ders saatlerinde eğitim almalısınız, gibi türetilebilecek yüzlerce soru oluşabilir kafanızda. Bunun için geniş bir filtreleme ile başlayıp en dar sonuçlara ulaşabileceğiniz yoldan bahsedeyim sizlere. Arada şunu da belirtelim ki evet vize almak için hesapta para önemli, sebeplendirme önemli ama gideceğiniz okulun İrlanda Konsolosluğu’ndaki imajı da oldukça önemlidir.

Okul seçmeye ilk olarak İrlanda’da yer alan her okulun kayıt olmaya mecbur olduğu “Marketing in Ireland” yani MEI’nin internet sitesinden (https://mei.ie/) başlayabilirsiniz. Burada istediğiniz lokasyonda, istediğiniz içerikte kursları bulabilirsiniz. Tahmin edebileceğiniz gibi burada çok fazla okulla karşılaşabilirsiniz ve kafanız karışabilir. Burada size ikinci adım olarak tavsiyem uluslararası öğrenciler için özel olarak yatırım yapan, bu işe gerçekten önem verip mesai harcayan okulları bulmanız olacaktır. Bunun için dünyada kurulmuş özel kuruluşlar bulunmaktadır ve IALC bunlardan en seçkin olanıdır. https://www.ialc.org/find-a-school/ireland/ linkinden İrlanda’da üye olan okulları bulabilirsiniz. IALC her dönem okullarının uluslararası standartlara uygun olup olmadığını denetlemekte ve gerçekten yaptığı işin hakkını vermektedir. Seçtiğiniz ucuz okula gittiğinizde aynı sınıfta 10 Türk ile beraber eğitim aldığınızı düşündüğünüzde bu tarz kuruluşlara itimat etmek gerekmektedir. İnternette bu durumla alakalı yüzlerce farklı hikaye ve şikayete ulaşabilirsiniz.

Okulunuzu seçtiğinizi de düşünürsek şimdiki adım konaklama diyebiliriz. İrlanda’da son 5 yıl içerisinde şehrin her yanına öğrenciler için özel yurtlar inşa edilmiştir. Aradığınız kaliteye göre istemediğiniz kadar farklı alternatif karşınıza çıkacaktır. Okullar genellikle “Zone 1” içerisinde (1. Bölge) olduğu için bu bölgeye endeksli olarak fiyatlar yükselecek ya da alçalacaktır. Konaklama ücretleri aylık minimum 400 Euro’dan başlayarak ucu açık olarak devam etmektedir. Fakat genellikle ilk ay konaklama kurs için gelinen okuldan temin edildiği için bu minimum miktar 700 Euro’ya kadar yükselmektedir.

 

İrlanda’ya gittiğinizde karşılaşacağınız öğrenciler yoğunlukla Latin Amerika ve Asya’dan olacaktır. Aşağıdaki tablodan detayları inceleyebilirsiniz.

 

 

Peki burada anlatılan tüm adımları tek başına gerçekleştirebilir misiniz? Tabii ki gerçekleştirebilirsiniz. Ama Türkiye’de yurtdışı eğitim acenteleri bütün bu işlemlerden ötürü sizlerden bir ücret talep etmediği için onlardan da danışmanlık hizmeti alabilirsiniz. Danışmanlık şirketine gitmeyeyim çok para alırlar diye düşünmenize gerek yok çünkü okulların fiyatı hangi acenteye giderseniz gidin değişmeyecektir. Siz de direkt olarak okula başvursanız danışmanlık firmalarının aldığı fiyatın altında bir fiyat alamazsınız. Çünkü her dil okulu Türkiye pazarı için tek bir fiyat politikası uygulamaktadır.

 

 

Sormak, danışmak, bilgi almak istediğiniz her konuda;

  0212 556 81 88 yada [email protected]

UNI ASSIST ÜNİVERSİTE BAŞVURUSU NASIL YAPILIR

Uni-Assist, Almanya`daki birçok üniversite ile anlaşması olan, lisans ve yüksek lisans başvurularının yapıldığı bir online başvuru sistemidir.  Son yıllarda çoğu Alman üniversiteleri başvuruları Uni-Assist üzerinden kabul etmeye başlamıştır. Uni-Assist bir karar merkezi değildir. Başvuru evraklarınızı kontrol edip, eksik evrak olması durumda sizi bilgilendiren ve başvurunuzu seçtiğiniz üniversitelere yönlendiren bir aracı kurumdur.  Anlaşmalı üniversiteleri uni-assist veya üniversite websitelerinden kontrol edebilirsiniz.

Uni Assist üzerinden son başvuru tarihi, kış dönem başlangıcı için 15 Temmuz, yaz dönem başlangıcı için 15 Ocak`tır.  İşlem süreci uzun sürdüğünden dolayı en az 8 hafta öncesinden başvurmanızda fayda olacaktır.  Uni-assist ile anlaşması olan bütün üniversitelere ve bölümlere sınırsız şekilde başvurabilirsiniz.  Yapacağınız ilk başvurudan 75 Euro sonraki her başvuru için 30 Euro ücret alınmaktadır.  Güncel fiyatları kontrol etmek için uni-assist web sitesini kontrol edebilirsiniz.

Uni-assist başvurusu online ve posta olarak iki bölümden oluşur. Online başvuru tamamladıktan sonra posta ile istenen diğer evrakları kurum adresine göndermeniz gerekmektedir. İlk olarak yapmanız gereken uni-assist üzerinden bir hesap oluşturmak olacaktır. Daha sonraki aşamada üniversite ve bölüm tercihlerini yaparak, istenen evrakları sisteme yüklemeniz gerekiyor.

Sisteme yüklenmesi gereken evraklar:

CV

Pasaportun ilk sayfası

Referans Mektubu

Niyet Mektubu

Sertifikalarınız (Varsa)

Başvuru formu

*Tüm evraklar İngilizce veya Almanca olmalıdır. Başvuru formunu evrak yüklemeyi tamamladıktan sonran sistem üzerinden indirebilirsiniz. Formu çıktı alıp imzaladıktan sonra sisteme yüklemeniz gerekiyor.

Online başvuruyu yaptıktan sonra, posta ile gönderilmesi gereken evrakları hazırlamaya başlayabilirsiniz.

Posta ile gönderilmesi gereken evraklar

Diploma

Transkript

ÖSYM sonuç belgesi

Dil yeterlilik sertifikası

Ödeme dekontu

İmzalı başvuru formu

Diploma, Transkript ve ÖSYM sonuç belgesi İngilizce veya Almanca dilinde ve resmi kuruluşlardan onaylı olmalıdır.

Evraklar Türkçe ise ilk olarak tercüme yaptırmanız gerekmektedir. Evrak onayı kısmında ise iki farklı seçeneğimiz bulunmaktadır.

1- Yeminli tercüman bürosu tarafından tercüme edilen evrakları noterden onaylatıyoruz. Daha sonra tercümeli ve noterli evraklara Kaymakamlıktan veya valilikten apostil yaptırıyoruz.

2- Yeminli tercüman tarafından tercüme edilen evrakları Konsolosluklar veya Fahri Konsolosluklardan tasdikletiyoruz.

*Konsolosluk eğitim için yapılan tasdik işlemlerinden ücret almamakta fakat işlemler randevu ile yapılmaktadır.

Birden fazla üniversiteye başvursanız bile evrakları tek nüsha halinde büyük bir zarfın içine koyarak Uni-assist adresine postalamanız gerekmektedir.

Herhangi bir eksiklik durumunda uni-assist sizinle email yoluyla iletişime geçip bilgi verecektir.

Uni-Assist üzerinden üniversite başvurusu yaparken Aktif Yurtdışı Eğitim`in danışmanlığından faydalanmak için:

02125568188 veya [email protected] üzerinden bizlere ulaşabilirsiniz.

 

MALTA`DA WORK AND STUDY PROGRAMI İLAN EDİLDİ!

Bir süredir beklenen haber sonunda geldi ve Malta`da dil eğitimi alan öğrencilerin çalışmasına imkan tanıyan program ilan edildi.  90 günün üzerinde dil eğitimine kayıt olan öğrenciler haftada 20 saat part-time olarak çalışma imkanına sahip olabilecekler. Ve böylelikle bu seyahat için yapacakları marsafların önemli bir kısmını çalışarak karşılayabilecekler.

Malta`da Avrupa Birliği üye ülkelerinin vatandaşlarının sahip olduğu eğitim alırken çalışma imkanına artık Avrupa Birliği`ne üye olmayan ülke vatandaşları da hak kazanmış oldu. Haftada minimum 15 saat (20 ders)lik bir programla dil eğitimi alan öğrencilerin minimum %75 kursa devam mecburiyetleri bulunmaktadır.  Resmi olarak asgari ücret açıklanmamış olsa da saatlik 5-8 Euro arasında olacağı tahmin edilmektedir. Bu da aylık 400 – 600 Euro civarında bir tutara tekabül etmekle ve öğrencilere çok rahat bir şekilde yaşama ve hatta para biriktirme imkanı sağlayacaktdır.

Bu süreçteki en önemli prosedürlerden biri çalışacağınız işyerinin  yerli çalışan aradığını fakat bulamadığını belgelemesi olacak. Fakat bunun istisnası olan meslekler de bulunmakta: Özel sağlık hizmetlileri, kimyagerler, doktorlar, hemşireler, veterineler, mimar ve mühendisler, jeologlar, jeofizikçiler, muhasebeciler, editörler, öğretmenler, bilgisayar programcıları, IT çalışanları, sistem analizcileri, oyun geliştiricileri bu şartın dışında tutulmaktadır.

Yüksek sirkülasyona sahip bir ülke olduğu için iş bulma imkanının oldukça yüksek olduğu Malta`da yapılan bu değişiklikle uzun süredir pek çok öğrencimizin sorduğu soru yanıtını bulmuş olacak: Evet, artık Malta`da çalışabilirsiniz!

Ayrıntılı bilgi için 0212 5568188

Çin`de Eğitim Sistemi 

20. yüzyılın başından sonra Çin hükümeti eğitim yatırımlarına öncelik vermiş ve geliştirmeye yönelik adımlar atmıştır. Bilim ve eğitim yoluyla ülkeyi canlandırmak, eğitim sistemi reformlarını derinleştirmek üzerine bir sistemi kurmuştur. Halen ülkede zorunlu eğitim 9 yıldır. Her seviyedeki eğitim ve eğitim kurumlarına devlet belirli yatırım fonları ayırmaktadır. Nüfusa oranla yatırımlar düşünüldüğünde dünyanın en büyük eğitim yatırımı Çin’dedir diyebiliriz.

Yüksek öğretim açısından ise Çin öğrencilere üniversiteler, yüksek okullar, enstitüler ve meslek yüksek okulları derece dışı (diploma-sertifika) programlar sunmaktadır. Hepsi yabancı öğrencilere açıktır ve özellik 2000 yılından sonra İngilizce eğitimler giderek artmıştır. Çin’de 2000`den fazla üniversite ve kolej vardır.

Çin`deki bir üniversiteye başvuru yapmak için; uluslararası öğrenci merkezi denilen ve merkezi başvuru sistemi olan CUCAS web sitesini kullanabilir ya da doğrudan üniversite ile kontak kurabilirler.

Eğer eğitiminizi Çince almak istiyorsanız; Hanyu Shuiping Kaoshi (HSK – Çin yeterlilik testi) den istenilen skoru elde etmeniz gerekmektedir. 1-11 arasında derecelendirilen sınavda üniversiteler genellikle 6-9 arasında bir sonuç istemektedir. Özellikle coğrafi konumu ve ulaşım zorluğu yaşanması nedeniyle yılın belli dönemlerinde belirli ülkelerde bu dil sınavı gerçekleştirilmektedir. Yine özellikle Pekin, Şangay, Fudan, Nanjing, Tongji, Central China gibi önemli üniversiteler kendi bünyelerinde yerleştirme ve öğrenci seçme sınavları yapmaktadır. Üniversitelerin sınavları da yine Avrupa, Amerika, Afrika bölgelerinde belirli şehirlerde belirli sıklıklarla gerçekleşmektedir. Bununla birlikte dil eğitiminizi ve dil eğitimi ile birlikte üniversite hazırlık çalışmalarınızı üniversite bünyesindeki hazırlık programlarında ya da özel kurumlarda gerçekleştirebilirsiniz.

Eğitim ücretlendirmeleri ile alakalı net bir şey söylemek mümkün olmasa da ortalama fiyatlardan bahsedebiliriz. Lisans eğitimlerinde fiyat politikaları üniversiteler tarafından belirlenmektedir. Yıllık lisans ve yüksek lisans eğitimleri ortalama 2500 ile 4500 Dolar arasında değişmektedir. Yüksek lisans eğitimlerinde ise bazı üniversiteler aldığınız krediye göre ücret belirleyebilmektedir. İlk yıl hazırlık eğitimini üniversitede alırsanız burada da eğitim 3000 ila 4000 Dolar arasında değişmektedir. Özel hazırlık kurslarında fiyatlar daha da artmaktadır. Konaklama da ise üniversite bünyesinde aylık 200 ile 400 Dolar arasında değişmektedir.

Türkiye`den Gidecek Öğrenciler için Kısa Bilgiler

Son birkaç yılda, Çin`in büyüyen ekonomisi ve yüksek öğrenim sisteminin geliştirilmesi nedeniyle Çin`e gelen uluslararası öğrenci sayısı çarpıcı biçimde artmıştır. 2009 yılında, 238.200 uluslararası öğrenci Çin`de yükseköğrenimde eğitime almıştır. 2016 yılına kadar bu sayı 442.700`e yükselmiştir. Çin en çok uluslararası öğrenci sahibi olan ilk beş ülkeden biridir. Güney Kore, Japonya, Amerika Birleşik Devletleri ve ÇİN.

Çin üniversitelerinden birine yerleştiğinizde öğrenci vizenizi almak için bulunduğunuz bölgeye göre bir Çin elçiliğine başvurmanız gerekmektedir. Bu vize sizin Çin’de bulunduğunuz kalış ve dönüş süresini kapsıyor olması gerekmektedir. Çin vizesi çeşitleri, altı ay veya daha uzun süre kalmak için, çalışma izinsiz X-vizesi, altı aydan az bir süre için F-vize gerekmektedir. Zamanında başvuru işlemlerinizi gerçekleştiremezseniz kısa süreli (L-vize) turist vizesi alıp daha sonra Çin’de bunu öğrenci vizesine çevirebilirsiniz. Öğrenci vizesinin çıkması 40 ile 45 gün sürmektedir

Öğrenciler, üniversitelerinden izin almaları koşuluyla Çin`de eğitim görürken staj yapabilirler. Altı aydan daha uzun bir süre Çin`de yüksek öğrenim görecek tüm yabancı öğrencilerin seyahat sigortası, öğrenci sağlık sigortası ve ya acil durum sigortası yaptırmaları gerekir. Öğrenciler sigortalarını kendi ülkelerinde yaptırabilir ya da kayıt sırasında üniversite giriş bürosundan destek alabilirler…

POLONYA`DA ÜNİVERSİTE EĞİTİMİ

Polonya’da üniversite eğitimi almak istiyorum, ama nasıl yapacağımı bilmiyorum diyorsanız; sizlerle her konuda adım adım bir yol çizmeye çalışacağım.

Öncelikle tercih edeceğiniz bölüme göre hangi üniversiteye gitmelisiniz, seçtiğiniz üniversitenin denkliği var mı, gibi sorularla karşılaşacaksınız.

Bölüm ve çalışma sahası seçerken elbette önceliğiniz alanınıza uygun bir üniversite bulmak olmalıdır. Teknik üniversite, Sosyal Bilimler ya da İşletme Okulları gibi. Polonya’da YÖK tarafından tanınırlığı olan bir çok üniversite bulunmaktadır. Polonya’da üniversiteye girişler uluslararası öğrenciler için bir çok bölümde(Tıp, Mühendislik vb. harici) sınavsız olup diploma puanı ve genel lise başarınız baz alınmaktadır.

Peki hangi dili tercih etmelisiniz; İngilizce mi yoksa Lehçe mi? Eğer İngilizce okumak istiyorsanız bilginizi IELTS, TOEFL gibi sınavlarla ispatlamalısınız. Eğer bilmiyorsanız, her üniversite kendi bünyesinde bir yıllık ya da yarım dönemlik İngilizce kursları vermektedir. Polonya nüfusunun %70 e yakını İngilizce bilmektedir. Lehçe bilmeseniz de topluma adapte olmanız zor olmayacaktır. Eğer ben Lehçe okumak istiyorum derseniz İngilizce eğitimlere göre tek farkı maliyet açısından daha uygun olmasıdır.

Peki, üniversitenizi seçtik, bölümünüze karar verdik, hazırlık bölümüne kaydınızı yaptık, sırada ne var?

Artık yapmanız gereken şey, okulunuzun size vermiş olduğu kabul yazısı ve diğer evraklarınızla birlikte vize başvurusunda bulunmak olacaktır. Polonya Konsolosluğu’nun aracı kurumu olan VFS Global’den alacağımız randevuya gidip evraklarınızı teslim edeceğiz. Gerekli görülmediği takdirde yüz yüze bir mülakat yapılmamaktadır. Vizeniz çıktığında elden ya da posta yolu ile pasaportunuzu teslim alabilirsiniz.

Vize süreci devam ederken halletmeniz gereken başka bir şey daha mı vardı derseniz, evet. Polonya’da üniversite eğitimi alacaksınız, peki nerede konaklayacaksınız? Bu konuda yine danışmanlarımızla sizler için isteğinize göre konaklamanızı hazırlıyor olacağız. Okulun bünyesinde y da özel yurtlar, özel daireler ya da apartlar şeklinde bir çok alternatifi sizlere sunabiliriz.

Pasaportunuz geldi ve Polonya’da üniversite eğitimi almak için hazırsınız. Peki Polonya’ya nasıl gideceksiniz?  Türk Hava Yolları Varşova’ya haftada 3 ya da 4 sefer düzenlemektedir. Dilerseniz bunlardan birini ya da aktarmalı olsun,uygun olsun, uzun sürsün, benim için fark etmez derseniz Ukrayna ya da başka bir komşu ülke üzerinden daha uygun aktarmalı uçuşlarda planlanabiliriz.

Uçak biletinizi aldık, havalimanında danışmanınızla check-in işlemlerinizi gerçekleştirdiniz. Peki ya indiğinizde ne olacak, hiç bilmediğiniz bir ülkede tek başınıza ne yapacaksınız? Hiç korkmayın, burada sizlere her konuda destek veren danışmanlarınız gibi orada da Aktif Yurtdışı Eğitim danışmanlarından biri sizi karşılıyor olacak.

Ve… Okulun ilk günü… Heyecanlısınız değil mi? Danışmanınız sizleri yurdunuzdan alacak ve okulunuza gideceksiniz. Arkadaşlarınızla ve öğretmenlerinizle tanışıp, eğitiminize başlayacaksınız…

Eğer sizler de kararlıysanız, gelin bu üniversite eğitiminiz için birlikte bir yol çizmeye çalışalım.

 

Detaylı bilgi için ;  0212 556 81 88  [email protected]

TÜRKİYE’DE YURTDIŞI EĞİTİM

Sonda söyleyeceğimizi en başta belirterek başlayalım. Yurtdışı Eğitim Danışmanlığı, Türkiye’den yurtdışına çıkan ve Türkiye’ye uluslararası eğitim almak amacıyla gelen öğrenciler hesaba katıldığında 2 milyar doların üzerinde bir ticaret hareketliliğine sahip, bu ekonomik veriler dışında sosyal ve kültürel olarak da pek çok katma değer oluşturan büyük bir sektör aslında. Tabi, bütün dünyada kendi ülkesi dışında eğitim alan öğrencilerin harcamalarının en güncel OECD verilerine göre 100 milyar doların üzerinde olduğu düşünüldüğünde, henüz pastanın küçük bir dilimini elimizde tutuyor oluşumuz da farkında olmamız gereken başka bir realite.

Finansal danışmanlık, psikolojik danışmanlık, ya da eğitim danışmanlığı… Hayatımızın herhangi bir safhasında, atacağımız adımları, işin profesyonellerine danışma kültürünün pek yerleşik olmadığı yadsınamaz bir gerçek. Geleneksel sözlü kültürümüz, tanıdıklar ve yakın çevrenin yönlendirmelerine daha açık bir zihin yapısına sahip olmamızın en baskın sebebi olsa gerek.

Ancak bu trend de zamanla değişiyor. Öğrenciler, satın aldıkları danışmanlık hizmetlerinin sadece bir evrak muamelesi olmadığının, global rekabet koşulları içerisinde doğru bir akademik yönlendirmenin süreç içindeki vize başvurusu, seyahat, konaklama gibi somut ihtiyaçların da ötesinde bir öneme sahip olduğunun farkındalar artık. Kişilik özelliklerime, kariyer hedeflerime en uygun ülke, şehir, okul, eğitim programı nedir gibi soruların hayati önem taşıdığını herkes kabul etmiş durumda. Zaten sektörümüzü turizm sektöründen ayıran en belirgin özellik de bu.

Satın alma gücümüzün artışı, eğitim odaklı rekabetin genç nüfus üzerinde oluşturduğu istihdam baskısı, internet kullanımının bu denli yaygınlaşması ve bilginin ulaşılabilirliğinin bilim kurgu seviyelerine çıkmış olması, sadece İngilizce ya da ‘yol yordam’ bilmediği için kapımızı çalan ilk yıllarımızdaki öğrenci ve veli profilinden tamamen farklı bir noktaya getirdi mesleğimizin muhataplık seviyesini. Profesyonel eğitim danışmanları olarak, çok daha eğitimli ve geçmişe kıyasla daha yüksek beklenti ve hedeflere sahip bir aday profiliyle karşı karşıyayız.

Bu durum, masanın bu tarafında duran bizlerin de mesleki yeterlilik, her an sosyal ve iktisadi meselelerin takip edildiği bir veri tabanı, sadece eğitim programlarının değil, iş ve akademi dünyasının da nabzının sürekli olarak tutulduğu güncel bir bilgi dağarcığı gibi konu başlıklarında hazır ve nazır olma mecburiyetimizi doğuruyor.

Öğrenci ve profesyonellerimizin, herkesçe kabul edilen İngilizce ve/veya 2. bir yabancı dil ihtiyaçlarının yanı sıra, mezuniyetleri sonrasında Türkiye’deki uluslararası şirketlerde dahi yabancı profesyonellerle rekabet etmek zorunda kaldıkları bir döneme girmiş bulunuyoruz. Yurt içi işe alımlarda dahi alanında yetkin İK uzmanları yüzlerce seçeneği değerlendiriyor, şirketler kendilerine en çok katma değeri sağlayacak her anlamda kendisini geliştirmiş adayları aramakla meşgul. Farklı kültürlerle tanışmış, tek başına yaşama erişkinliğini eğitim hayatının bir yerinde pratize etmiş, doğru eğitimi doğru eğitim kurumunda ve atmosferinde almış, henüz öğrenciliğinde büyük bir kurumun stajyer olarak parçası olmuş adaylar tabi ki bir değil bin adım öne çıkmış oluyor. Özellikle vurguladığımız haliyle, sadece aldıkları eğitim ya da CV lerine ekledikleri afilli ifadeler değil, yurtdışında eğitim alan öğrencilerin kişisel gelişimleri, erişkinlik, mukayese yeteneği, kendini doğru ifade edebilme, hedefleri ve reel hayat arasındaki kopuklukları doğru tespit ve yerinde müdahalelerle minimuma indirme gibi başlıklarda hem sosyal hem de profesyonel hayata daha hazır bireyler haline geldiklerini de kolaylıkla gözlemleyebiliyoruz.

Toparlamak gerekirse, yurtdışı eğitim sektörünü, profesyonelleri, öğrencileri, devlet kurumları yani bütün unsurlarıyla iktisadi büyüklüğünün çok daha ötesinde bir öneme sahip sosyal ve ekonomik kalkınmamızın beşeri elementlerini yetiştirecek bir kalkınma projesi olarak görmek gerektiğine inanıyoruz.

*Ekonomiks dergisi Kasım 2017 sayısında Yön.Kur.Bşk Osman Yılmaz`ın yazısı

EDINBURGH

      EDINBURGH

      Şehre Odaklan

İskoçya`nın başkenti olan Edinburgh, tarihi yapıları, birinci sınıf sanat galerilerini ve hatta yok olmuş bir yanardağı ziyaret etmek isteyenler için popüler bir mekan.

Edinburgh`un ünlü Kalesi kentin yüksek caddesinde hakimdir ve genellikle şehrin büyüleyici tarihinin tadını çıkarmak isteyen ziyaretçilerin ilk uğradıkları mekandır. İskoç halkı, miraslarıyla şiddetle gurur duymaktadır. Kalenin tarihi, konu olduğu bir çok epik hikaye ve geçmişiyle ziyaretçiler için vazgeçilmez gezi noktalarındandır.

Kale turunun önemli noktaları, her öğlen saat tam birde ateşlenen ‘’one O’clock gun’’ (1861`den kalma bir gelenek), Kalenin en eski kısmı St. Margaret’s Chapel (Aziz Margaret Şapeli) 12. yy’da yapılmış. The Great Hall (Büyük Salon) IV. James tarafından 1511 yılında inşa edilmiş. Ahşap çatısı ve binanın olağanüstü mimarisi görülmeye değer. ‘’The Stone of Destiny – Kader Taşı (1296 dan beri İskoç taç giyme töreni sırasında ve daha sonradan İngiltere kralları ve kraliçelerinin de kullandığı ) da görülmesi gereken yerler arasında. Kalenin surlarından kentin görünümü muhteşem bir atmosfer oluşturmaktadır ve her yıl ağustos ayında düzenlenen İskoçya`nın Askeri şenlikleri için enfes bir zemin oluşturuyor .

Edinburgh Ulusal Müzesi, ziyaretçilerin kendilerini İskoç tarihinin izlerini görebileceği başka bir yer. 1998 yılında açılmış modern bir binada yer alan İskoçya Müzesi ve 1861 yılından kalma başka bir binanın birleşmesiyle oluşmuştur. 2011 yılında açılan on altı yeni galeri ve  sergileri içermektedir

Ulusal Müze`nin tam karşısında, Greyfriars Kirkyard` da 1872`de ölen polis memuru Greyfriars Bobby`nin mezarını 14 yıldan fazla koruyan meşhur ‘’skye terrier’’ cinsindeki köpeğin heykeli yer alıyor. Bu sadık köpeğin hikayesini anlatan bir çok kitap yazılmış ve film çekilmiştir.

 

 

     Yapılacak Şeyler / Görülecek Yerler

Arthur`un Koltuğuna Tırman

Holyrood Parkı`nın içinde yer alan dört eski tepenin birinde, Edinburgh`un merkezine yakın Arthur`s Seat, şehrin ve bölgenin muhteşem manzaralarına sahiptir. Tepesinde ejderhalar ve efsanevi Kral Arthur da dahil olmak üzere çok sayıda yerel efsaneye konu olurken hiç kimse onun adını nasıl aldığını konusunda kesin bilgiye sahip değildir.

Nelson Anıtı

Calton Hill`de, Princes Caddesi`nden 10 dakika uzaklıkta bulunan Nelson`s Monument, Edinburgh`un 360 derecelik panoramik manzaralarını sunmaktadır. Öğlen saat 1 de topun atışını izlemek için tercih edeceğiniz en iyi seyir mekanı burası olacaktır.

Edinburgh Lezzetleri

Edinburgh Kalesi yakınında bulunan Whiski Mekanı , Höyük ve Princes Caddesi`nin muhteşem manzarasına sahiptir. Ayrıca,  malt ve harmanlanmış viski ile kokteyller ve İskoç zanaat biraları içeren geniş bir içki menüsü vardır.

Edinburgh`un en ünlü çay ve kahve evinin muhtemelen The Elephant House’ dur. Harry Potter`ın yazarı J.K. Rowling, ilk romanlarından bazılarını burada yazmıştır.

 

NEDEN ONTARIO

 

Neden Ontario?

Ontario  üniversiteleri, özellikle iki alanda, yüksek öğrenim sonrası eğitim alanında mükemmellik ağı oluşturmayı başarmaktadır . Bunlardan ilki, aday öğrencilere bilgi ve karar verme desteği.

Etkinlikler, basılı-dijital yayınlar, kampüs içi açık günlerde geniş kaynak yelpazesi, öğrencilerin ve ailelerinin kampüsler içerisinde mevcut olan tüm fırsatları doğru bir şekilde keşfetmelerini sağlamak için tasarlanmıştır.

Buna ek olarak, ( www.ouac.on.ca ) adresindeki Ontario Üniversitesi  Uygulama Merkezi aracılığıyla il genelindeki tüm lisans programlarına başvuru kolaylığına dikkat çekiyor; diğer Ontario üniversitelerinde tamamlanmış kredilerin tanınması ve aktarılması ve üniversite ile üniversiteler arasındaki geçiş prosedürlerini anlatmaktadır.

Bir diğer avantaj da, üniversiteler arasındaki benzer performans karşılaştırması yapmanın kolaylığıdır. Yetkililer, potansiyel öğrencilerin,( www.cudo.on.ca ) adresindeki Common Universities Data Ontario (CUDO) web sitesini ziyaret ederek mezunlar için altı yıllık lisans tamamlama yüzdeleri ve istihdam istatistikleri gibi önlemleri kontrol edebildiğini söylüyor.

Ontario`nun öne çıktığı ikinci alan, hem akademik titizlik hem de işbirliği ve staj programları yoluyla pratik deneyim bakımından yüksek nitelikli programlara sahip olmasıdır. Ontario kampüsündeki tesisler iyi korunuyor, bu nedenle Ontario `da ki  lisans programlarında eğitim gören her öğrenci, mükemmel akademisyenlere , destek personeline ve konuksever bir kampüste deneyimsel öğrenime erişebilmektedir.

Kaynak ; Study Travel Magazine , Eylül 2017

ÇOCUĞUNUZU YURTDIŞINA GÖNDERMEK

Her gün onlarca aile, çocuklarını dünyanın dört bir tarafına eğitim almaya gönderiyor ve döneceği güne kadar onlar olmadan nasıl yaşayacaklarını kara kara düşünüyorlar! Siz belki sıranın size hiçbir zaman geleceğini düşünmediniz ama çocuğunuz geldi ve yurtdışında eğitim almak istediğini size söylüyor, ki siz hiçbir zaman dizinizin dibinden ayrılmasını istememiştiniz!

Elbette kolay bir şey değil çocuğunuzu kilometrelerce öteye göndermek. Endişeniz normal tabii ki ama ne yaparsak yapalım(!) çocuklarımız büyüyor ve bu da büyüme süreçlerinin bir parçası.

Farklı dünyaları tanımak büyüme çağındaki bireyler için paha biçilemez bir gelişim yolu. Ve bu yolda ona destek olmanız da çocuğunuza verebileceğiniz en kıymetli hediyelerden biri. İşte çocuğunuzu yurtdışında eğitim almaya göndermeniz için bazı sebepler:

Üniversite Öncesi Zamanı Değerlendirin

Lise mezuniyeti ve üniversite başlangıcı arasındaki süre zaman zaman çekilmez olabiliyor. Lisenin bitmesi, arkadaşlarından ayrılmış olmanın verdiği hüzün ve üniversite sınav sonuçlarının belirsizliği zor bir süreç. Ama bu süreci daha dolu ve daha az kaygıyla geçirmenin oldukça avantajlı bir yolu var.

Yaşadığımız dünyada artık İngilizce’nin ihtiyaç olarak hissedilmediği alan sayısı oldukça sınırlı. Ve üniversiteye geçiş sürecindeki uzun vakti de yurtdışında dil eğitimi alarak değerlendirmek oldukça akılcı bir yatırım olacaktır. Bu süreçte çocuğunuz yeni bir ülkede ve yeni bir dille hayatını idare etmekten tutun da dünyanın her tarafından gelen yeni insanlarla tanışmaya kadar pek çok farklı durumla karşılaşacak ve kıymetli deneyimler kazanacak. Ve bu deneyimler onun üniversiteye alışma sürecini hızlandıracağı gibi akademik başarı için sorumluluk almaya da alışmasını sağlayacak.

Özgüvenini Arttıracak ve Problem Çözme Becerisini Geliştirecek

Sizin yanınızda, adeta dizinizin dibinde yaşarken bütün ihtiyaçlarını kolayca karşılayan çocuğunuz yurtdışında neredeyse her şeyi kendi başına yapacak. Bu fikirle yüzleşmek size ilk anda korkutucu gelebilir ama şunu unutmayın ki çocuğunuz artık genç bir yetişkin ve kendi yolunu çizmeye başladı bile. Cebindeki paranın kontrolünü sağlayacak mesela. Hesap yapmadan harcadığında sorun yaşayacağını bilecek. Temiz kıyafetlerinin ne kadar kaldığını bilmek zorunda kalacak. Çamaşır makinesinin nasıl çalıştırıldığını öğrenecek… Bu örnekler yüzlerce kez çoğaltılabilir. Ve bu irili ufaklı bir sürü yeni “şey” çocuğunuzun problem çöme becerisini, bağımsız hareket etme kabiliyetini ve inisiyatif alma gibi becerilerini arttıracağı için aynı zamanda özgüvenini de sağlamlaştıracak. Yurtdışında dil eğitimi almak için kısaca şöyle diyebiliriz: “Hızlandırılmış Hayat Üniversitesi”

Yurtdışında Deneyimi Kariyerinin Anahtarı Olacak

İngilizce hali hazırda dünyanın neredeyse tamamında iş dünyasının dili konumunda. Kendisine başarılı bir kariyer yolu çizmek isteyen herkesin yolu ister istemez iyi bir İngilizceden geçiyor. Bu amaçla yurtdışında olan öğrencimiz İngilizcesini geliştirirken benzer ilgileri olan öğrenciler veya profesyonellerle de tanışacak. Belki de bu ilişkiler bir gün işine yarayacak. Potansiyel iş arkadaşlığından ömür boyu sürecek dostluklara varana kadar yurtdışında eğitim almanın avantajları oldukça fazla.

 

 

Bir Süre Ayrı Kalmak Düşündüğünüzden Daha Kolay

Tedirgin olmanız elbette normal ama çocuğunuz yanınızda değilken ona yakın hissetmek için yapabileceğiniz oldukça fazla şey var. Çalışırken atıştırabileceği şeyleri paketleyip yanına gönderin mesela böylelikle kendini evinde hissedebilsin. Ya da WhatsApp gibi anında mesajlaşma uygulamalarından birinde bir aile grubu oluşturun. Böylelikle oradan konuşabilir, fotoğraf veya videolar göndererek uzaklık hissini en aza indirebilirsiniz. Diğer bir seçenek ise onun Skype kredisini düzenli olarak doldurmak olacaktır. Bu sayede kolaylıkla ve istediği zaman sizi arayabilir.

Hayat nefes alıp vermek değil yaşadıklarımızdan biriktirdiklerimizdir. Ve yurtdışında böylesine bir deneyim yaşamak bu birikimlerin en kıymetlilerinden biri olacaktır.